TR EN

Sık Sorulan Sorular

1-Ürün güvenliği nedir?

Piyasadaki ya da piyasaya arz edilmesi hedeflenen tüm ürünlerin güvenli olması zorunludur. Teknik düzenlemenin insan sağlığı ve güvenliği ile ilgili hükümlerine uygun ürün aksi ispatlanana kadar güvenli kabul edilir.

Teknik düzenlemenin bulunmadığı veya insan sağlığı ve güvenliğine ilişkin hükümler içermediği durumlarda ise bir ürünün güvenli olup olmadığının değerlendirilmesi uluslararası standartlar, ulusal standartlar ve iyi uygulama kodları gibi sektöre özel kurallar göz önünde bulundurularak yapılır.

2-Teknik düzenleme nedir?

İdari hükümler de dahil olmak üzere, ürünün niteliğini, işleme veya üretim yöntemlerini veya bunlarla ilgili terminoloji, sembol, ambalajlama, işaretleme, etiketleme veya uygunluk değerlendirme işlemlerini tek tek veya birkaçını ele alarak belirleyen, uyulması zorunlu mevzuatı ifade etmektedir.

Ürünlerin, teknik düzenlemesine uygun olması zorunludur. Teknik düzenlemesine uygun olmayan ürünler, uygunsuzlukları giderilmeden piyasaya arz edilemez, piyasada bulundurulamaz veya hizmete sunulamaz.

3-Kanun ile getirilen yenilikler nelerdir?

 - Piyasaya ürün arz eden iktisadi işletmecilerin, ürün güvenliğine ilişkin rolleri ayrı ayrı tanımlanmış ve sorumlulukları netleştirilmiştir.

 - Piyasadaki ürünlerin izlenebilirliği hususu düzenlenmiştir.

- Güvensiz ürünler tüketicilere satılmış olsa dahi geri çağırma mekanizması ile toplatılması yasal zorunluluk haline getirilmiştir.

- Kanun ile güvensiz ürünün sebep olduğu ölüm ve yaralanmalar veya başka bir ürüne verdiği zararlara karşı imalatçı veya ithalatçısı, zarar görene karşı tazminatla sorumlu olacaktır.

- Kanun ile ihraç edilecek ürünlerin de güvenli olması hükme bağlanmıştır.

- İnternet, Radyo ve TV üzerinden (e-ticaret) satışı yapılan ürünlerin de etkili bir şekilde denetlenebilmesini teminen Kanuna önemli hükümler konulmuştur.

- Cezai müeyyideler arttırılarak cezalarda caydırıcılık ve hakkaniyet sağlanması amaçlanmıştır.

4-Kanun hangi ürünleri kapsamaktadır?

Kanun prensip olarak, bütün ürünleri kapsamakla beraber bir ürüne ilişkin özel bir kanunun bulunması durumunda, Kanun hükümleri söz konusu ürüne, özel kanunda hüküm bulunmayan hallerde uygulanacaktır. Çünkü özel kanunlar, kapsadığı ürünlerle ilgili daha detay hususları düzenlemektedir.

5-Avrupa Birliği üyesi ülkeler dışındaki ülkelere ihraç edilen veya ihraç edilmesi hedeflenen ürünler neden kapsam dışındadır?

Uluslararası ticarette esas kural, ihraç edilen ürünlerin varış ülkelerinin kurallarına uygun olmasıdır.

Bununla birlikte, Türk malı imajının korunmasını teminen üçüncü ülkelere yapılan ihracat da ürün güvenliği ve tağşişin önlenmesi yönüyle Kanunun kapsamı içindedir.

6-AB üyesi ülkeler dışındaki ülkelere ihraç edilen veya ihraç edilmesi hedeflenen ürünler hangi boyutuyla Kanunun kapsamına alınmıştır? Bu değişiklikler ihracatımızı olumlu etkiler mi?

AB dışındaki ülkelere ihraç edilen ürünler normal şartlarda varış ülkelerinin kurallarına uygun olmalıdır. Ancak Türk malı imajının korunması amacıyla, ihraç edilen ürünlerin de güvenli olması, tağşişe konu olmaması ve ürüne ilişkin işaretleme, etiketleme ve belgelendirmenin alıcıyı yanıltmayacak şekilde yapılması Kanun ile zorunlu kılınmıştır. Bu kapsamda, insan sağlığını ve güvenliğini tehdit edecek veya Türk malı imajının zedelenmesine yol açacak ürün ihraç edilmesi gibi durumlarda ithalatçı ülkeden bir şikâyetin ülkemize rapor edilmesi halinde, incelemeler yapılacak ve incelemeler neticesinde güvensizlik yahut Türk malı imajına zarar verecek bir husus tespit edilmesi halinde yaptırım uygulanacaktır.

7-Piyasaya arz edilmesi hedeflenen ürünle ne kastedilmektedir?

Kanun ilke olarak piyasada bulundurulan ürünleri kapsamaktadır. Ancak Kanunda henüz piyasaya arz edilmemiş olmakla birlikte imalat süreci sona ermiş, piyasaya arz edilmek üzere işaretlemesi, etiketlemesi, ambalajlanması tamamlanmış olan ürünler piyasaya arz edilmesi hedeflenen ürünlerdir. Bu ürünlerin kapsama alınmasındaki amaç uygun olmayan ürünlerin piyasaya arz edilmeden durdurulmasının hedeflenmesidir.

8-Piyasaya arz ve piyasada bulundurma arasındaki fark nedir?

Piyasaya arz, bir ürünün piyasada ilk kez bulundurulmasıdır. Piyasada bulundurma ise; piyasaya zaten arz edilmiş bir ürünün, ticari bir faaliyet yoluyla, bedelli veya bedelsiz olarak dağıtım, tüketim veya kullanım için piyasaya sağlanmasıdır.

Örneğin lansmanı yapılarak ilk defa piyasaya çıkma durumu piyasaya arza, piyasaya arz edilmiş olan ürünün devamının piyasaya sürülmesi ise piyasada bulundurmaya örnek teşkil etmektedir.

9-Geri çağırma ve piyasadan çekme arasındaki fark nedir?

İktisadi işletmecilerin güvensiz bir ürünün, kendiliğinden veya yetkili kuruluşun talebi üzerine tüketicisinden/nihai kullanıcısından iktisadi işletmeciye geri getirilmesini amaçlayan her türlü önleme geri çağırma denir.

İktisadi işletmecilerin kendiliğinden veya yetkili kuruluşun talebi üzerine güvensiz bir ürünü, piyasadan toplatmasına ise; piyasadan çekme denmektedir.

Temel fark; ürünün tüketiciden/nihai kullanıcıdan alınıp alınmadığıdır.

10-Yetkili Kuruluşlar kimlerdir? Ürün grubu bazında görev dağılımı nasıl yapılmıştır?

Yetkili kuruluş ürünlere ilişkin teknik düzenlemeleri hazırlayan, yürüten veya ürünleri denetleyen kamu kuruluşudur. Yetkili kuruluşların yetki alanında bulunan ürün grupları:

Ticaret Bakanlığı: Oyuncaklar, deterjanlar, kırtasiye ürünleri, mobilyalar, tekstil ürünleri.

Tarım ve Orman Bakanlığı: Gıda maddeleri, gübreler, yemler, tütün mamulleri, etil alkol

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı: Makineler, elektrikli /elektronik ürünler, asansörler, motorlu taşıtlar, su kazanları, basit basınçlı aletler, basınçlı ekipmanlar vb.

Sağlık Bakanlığı: Kozmetikler, tıbbi cihazlar, biyosidal ürünler

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı: Yapı malzemeleri, katı yakıtlar

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı: Kişisel koruyucu donanımlar

Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu: Akaryakıtlar

Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu: Radyo, telsiz ve telekomünikasyon ekipmanları

Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı: Gezi tekneleri, gemi teçhizatları

11-Uygunluk Değerlendirme Kuruluşu ve Onaylanmış Kuruluş arasındaki fark nedir?

Uygunluk Değerlendirme Kuruluşu, kalibrasyon, test, belgelendirme ve muayene dâhil olmak üzere uygunluk değerlendirme faaliyeti gerçekleştiren kuruluştur.

Onaylanmış kuruluş ise, AB’nin yeni yaklaşım adını verdiği politika kapsamındaki mevzuata konu ürünlerin (örneğin tıbbi cihaz, oyuncak, asansör vb.) test/belgelendirmesini yapmak üzere yetkili kuruluş tarafından görevlendirilmiş ve isimleri Komisyona bildirilerek AB’nin sisteminde yayımlanmış uygunluk değerlendirme kuruluşudur.

12-Uygunluk değerlendirmesi nedir?

Uygunluk değerlendirmesi; ürün, süreç, hizmet, sistem, kişi veya kuruluşa ilişkin belirli şartların yerine getirilip getirilmediğini gösteren özel sektör tarafından yürütülen doğrulama süreçlerini ifade etmektedir.

13-Piyasa gözetimi ve denetiminin (PGD) amacı nedir?

Yetkili Kuruluşlar, PGD faaliyetleri çerçevesinde gerekli hallerde ürünlerin toplatılması, piyasaya arzının yasaklanması, idari para cezaları kesilmesi gibi önemli yaptırım kararları almaktadır. PGD’nin kamu yararı esas alınarak, kar amacı gütmeden, çıkar çatışmalarına geçit vermeden yerine getirilmesi esastır. Bu görev 9 kamu kuruluşumuz tarafından, 10.000’den fazla alanında uzman denetim personeliyle uzun yıllardır yerine getirilmektedir.